• ŞEpnolat üst

Yeni hoca kim olmalı?

  • Büyükşehir-1

 

 

Teknik direktör Osman Özköylü, Giresunspor maçında yaptığı inanılmaz hatalarla bir bakıma kendi sonunu kendi hazırladı.

 

Sezon başından bu yana doğruları bulmak yerine “inatlaşmayı” tercih eden ve verim alamadığı oyuncuları sürekli oynatmaktan geri durmayarak, bedelini görevine son verilerek ödeyen Osman Özköylü, bu tavırlarıyla antrenörlükte düşüşe geçtiğini ve artık “PTT 1. Lig” hocası olmadığını da ortaya koymuş oldu.

 

Geldiği ilk günlerde kendisine destek vermiş ve ona inanmış biri olarak söylüyorum, hocam kusura bakma ama dost acı söyler…

 

Osman Özköylü ile yolların ayrılacak olmasının kesinleşmesinin hemen ardından B.B. Erzurumspor yönetimi inanılmaz bir tacize uğramaya başladı.

 

B.B. Erzurumspor’a hoca olabilmek için öyle isimler, öyle isimleri hoca olarak önermeye başladı ki, duysanız şaşarsınız…

 

Mesela, “Erzurumspor hangi ligde oynuyor?” diyerek, B.B. Erzurumspor’a bakış açısını ortaya koyan, kapatılan Erzurumspor için başlatılan yardım kampanyasını TV programında duyurması için yapılan teklifi reddeden, sezon başında mevcut yönetimin “sponsor olun” talebini de kabul etmeyen Acun Ilıcalı’nın bir anda Erzurumspor aşkı depreşmiş, takımın hoca bulması için devreye girmiş. Hemen de ünlü ! menajer METİN KORKMAZ’ın kankalarından biri olan Yusuf Şimşek’i önermiş!

 

Kimse kusura bakmayacak, Acun Ilıcalı, B.B. Erzurumspor’a hoca önerecek yer yüzündeki en son kişidir! NOKTA!

 

NASIL BİR HOCA OLMALI…

 

Lafı hiç sağa-sola çevirmenin bir anlamı yok, bu tarzı da çok sevmem…

B.B. Erzurumspor’un ihtiyacı olan hoca, güveneceği, alavere-dalavere bilmeyen, menajer oyunlarına gelmeyecek, devre arası transferinde bizi batağa götürmeyecek, herşeyden önemlisi de bu camianın içinden biri olacak…

 

Evet, B.B. Erzurumspor’un ihtiyacı olan hoca kendi evlatlarından biri olmalıdır…

 

Kapatılan Erzurumspor’a ve bugün Erzurum’u temsil eden B.B. Erzurumspor’a hizmet veren, derdini dert edinen biri olmalı…

 

Camianın tanıdığı, güvendiği kişi olmalı…

 

Camialar kendi değerlerine sahip çıkarak büyürler…

 

Kimse kusura bakmasın, sosyal medyada isimleri sıkça dolaştığı için söylüyorum, Hikmet Karaman, Mustafa Reşit Akçay gibi isimler bu ligde başarılı olamazlar, zira bu isimler üst düzey teknik adamlar.

 

Bir kere bu isimler kendilerini bu lige adapte edemezler ki, takımlarını adapte etsinler…

 

İşte Hikmet Karaman’ın Rizespor’da yaşadığı durum budur…

 

O nedenle çok yükseklerden uçarak değil, doğru ve mantıklı hareket ederek, camianın kendi evlatlarına güvenerek, bu girdaptan çıkabiliriz…

 

Bu nedenle iki ismi öneriyorum ve destekliyorum…

 

Muzaffer Bilazer ve Abdüsselam Gökçan…

 

Evet, iki ismin de artıları ve eksileri var ama ben ikisine de güveniyor ve inanıyorum…

 

En azından bize kazık atmayacak, oyuncu çakmayacak, menajer oyunlarına girmeyecek iki isim…

 

Erzurumspor’un iki efsane isminin, şans ve fırsat verildiğinde teknik adamlıkta da efsane olacağına inanıyorum…

 

Tamam kabul, profesyonel liglerde antrenörlük deneyimi ikisinin de yüksek değil ama kendi camialarının şans vermediği isime başka hangi camia şans verir ki?

 

Evet, Abdüsselam Hoca sert, agresif, oyuncularıyla da hakemlerle de iletişimi bu yolla kuruyor, kabul ama hoca şans verildiğinde bu zaafını düzeltecektir…

 

Evet, Muzaffer Hoca, hiç tek başına takım çalıştırmadı kabul ama hep üst düzey teknik adamlarla, üst liglerde yardımcı hocalık yaptı… Eğer şans verilirse, tıpkı Tamer Tuna’nın Göztepe’de yaptığını Muzaffer Hoca da Erzurumspor’da yapabilir.

 

B.B. Erzurumspor yönetimi riske girmeli ve kendi evlatlarıyla yola çıkmalı…