• ŞEpnolat üst

Kültür Yolu Projesi ve Doğalgaz...

  • Büyükşehir-1

Kıymetli okurlar;

Dün Ulucami’den çıkarken kale ve etrafındaki Kültür Yolu Projesini gezdim, Çok beğendim.

İstenince oluyormuş demek ki. Emeği geçenlerin ellerine sağlık. Belediye asli işlerini yapınca ortaya bir takım eserler çıkıyor.

Fakat insanlar olması gerekeni yapmayıp, yapmaması ya da yapamayacağı işlerle de uğraşınca fuzuli zaman, emek ve itibar kaybı oluyor. Her işi işledik kaldı fıstığı yeşil diye bir sözümüz var bizim.

Doğalgazı hallettik ya şimdi de popülizm kokan cümleler ile yerli otomobil Erzurum’da üretilsin diyerek insanımıza şirin görünmeye çalışıyorlar.

Kimi ufukta ki oda seçimi için, kimi biraz daha uzak bir ufuktaki genel seçim için, kimi de medya da isim olsun diye yerli otomobil konusuna sardılar. Bizimkiler bu konuşmayı yaptıkları esnada yerli otomobil konsorsiyumunda bulunan beş kişiden biri olan BMC’nin sahibi Ethem Sancak dün ekibiyle Sakarya’da incelemeler yapıyordu ve haberlerde de devlet yer tahsisi yaptı diye geçiyordu. Olmayacak ham bir hayal için Erzurum insanının ağzına bir parmak bal çalmak nasılsa en kolay işti.

Erzurum’a yatırım yapılması elbette hepimizin en çok arzu ettiği ve gerçekleşmesini canı gönülden istediği bir şey. Fakat buraya yatırım yapmak için çok sağlam bir irade, bol zaman, iyi bir dayı ve çelik gibi sinirlere sahip olmak lazım.

Niye mi?

Geçen yıl yakın bir dostumun yaşadığı olaylara birebir şahit oldum da ondan. Erzurum’da yaşayan ve burada ticaret yapan arkadaşım kuzey çevre yolunda bir yer yapmak istedi ve ruhsat için müracaat etti. Ondan istenilen belgeleri görünce hayret ettim ve o listeyi o gün facebook’ta yayınladım. Tam 21 kuruluştan, devlet dairesinden izin ve yazı gerekiyor. Öyle ben Erzurum’a yatırım yapayım, fabrika açayım demekle olmuyor önce yerel defansı aşman lazım.

Geçmişte de bunun örneklerini çok yaşadık maalesef.

Otomobil fabrikası ise burada olmaz. Hemen kızmayın izah edeyim. Bir kere liman yok, lojistik köy bile Kars’a yapılacak, hızlı tren projesinde bypass edildik, nakliye çok tutar. Lastiği bile ya İstanbul ya da Kocaeli’den getireceksin, ham madde çok zor gelir. Sanayideki esnaf bile bir rot başı sipariş etsin üç güne geliyor Erzurum’a.

Yani bu çok ütopik bir hayal ve bu hayal ile İnsanları oyalayacağınıza yerelde rantabl ne yapılır ona bakın.

Tarım bitti, hayvancılık öldü, haliyle süt ürünleri de azaldı, cağ kebabın koyunu Balıkesir’den geliyor yani dibe vurmuşuz dibe ama haberimiz yok.

Sağlık turizmi, üniversiteler, kış sporları bu memleketi ancak ayakta tutar. Çağrı merkezleri bir nebze işsizliğe engel ama onlar da nereye kadar.

Ticaret, inşaat, cafecilik, reklam ve tabela zaten belediyenin iştigal alanı, vatandaşa yerel esnafa hayat hakkı yok.

Yazdıkça geriliyor, düşündükçe kahroluyor, bekledikçe moralimiz bozuluyor.

İnşallah bir daha ki yerel seçimde hangi partiden olduğu önemli değil yeter ki şehrin dinamiklerine hakim, burada yaşayan ve bu şehri iyisiyle, kötüsüyle çok iyi bilen, geçmişte siyasi tecrübesi olan, yıpranmamış, şaibesiz, hısım akrabası az olan, paraya ihtiyacı olmayan, hatta iyi bir işadamı olan, piyasanın ve insanımızın içinden gelen birisi aday olup seçilsin de memleketin kaderi değişsin.

 

DOĞALGAZ MESELESİ VE KAMİL AYDIN

Üç haftadır şehrimizi ve cebimizi yakından ilgilendiren doğalgaz fiyatı konusunda çok fazla değerlendirme yapıldı, bilgi verildi, bilgi veriliyormuş gibi yapıldı, neticede konu çok ama çok konuşuldu.

CHP İstanbul Milletvekili Gülay Yedekçi hanımefendi Meclis’e soru önergesi verdi ve hesapsız övgülere mazhar oldu, tamam hassasiyetine teşekkür ederiz. Ama MHP Erzurum milletvekili Kamil Aydın Bey’in geçen yıldan beri gündeme getirdiği konudan daha fazla konuşulmasına da anlam veremedim.

Yani yine kendi değerlerimize sahip çıkmada maalesef sınıfta kaldık.

Sınıfta kalanların başında ise Erzurum Milletvekili olduğunun halen daha farkında olmayan AK Partili Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı oldu. Mecliste şaka gibi bir konuşma yaptı ve Timur’un Fillerini hatırlatan bir cümle ile “En ucuz Doğalgazı Erzurum kullanıyor“ dedi. Yani “ne indirimi biraz daha bindirin efendim!” manasına getirdi..

İnanın basın bültenini okurken gözlerime inanamadım! Bir Erzurum milletvekili bunu nasıl der şaşırdım kaldım.

Hadi Zehra Taşkesenlioğlu zaten Afrika’nın dertlerinden başını kaldıramıyor ki bunu dert edinsin.

Gerçi dün yine bir basın toplantısı yaparak ben öyle demek istemedim, yanlış anlaşıldım maksadım o değildi, tabi ki indirim olsun falan dedi ama, indirim konusunda mecliste kendisini çok ta cevval göremedik.

Eeeee Sayın Ilıcalı siz ne zaman Erzurum’un dertlerine derman olacaksınız.?