En son 5 maç önce Sivasspor'u 4-2 mağlup ettiğimizde yaşamıştık galibiyet sevincini...
Bu süreçte oynadığımız 5 maçın 4'ünü kaybedip, sadece Galatasaray'dan puan alabilmiş, özgüvenini büyük ölçüde kaybetmiş, bizi ligde tutan ruhunu yitirmiş B.B. Erzurumspor için Akhisar maçı "olmak ya da olmamak" niteliğindeydi...
Maça öyle bir başlangıç yaptık ki, herkes kafasında "bu takım bu maçı nasıl kazanacak?" sorusuna cevap arıyordu...
İlk yarım saatlik dilimde Sehiç dışında ayakta durabilen, direniş gösteren tek bir oyuncumuz yoktu...
Allah'tan Akhisar'da da Manu dışında skoru değiştirebilecek bulunmuyordu!
Maçın 30'ncu dakikasında sonra Sunu ile başlayan, Edouk ile devam eden bir ayağa kalkışa tanık olduk. İlk yarının son 15 dakikalık bölümünde Akhisar kalesini adeta şut bombardımanına tuttuk ama maalesef kaleyi tutturamadık!
İkinci yarıya ise çok çok iyi bir başlangıç yapan, tüm hatlarıyla "dirilen" bir Erzurumspor vardı karşımızda...
İki bek, Hakan Arslan ve Tolga ile hücum zenginliği yaşayan, sağllı ve sollu ataklarla rakibini bunaltan bir Erzurumspor'u gördük...
Takımın baskılı oyununu gören Hamza Hamzaoğlu da, Opseth'i çıkarıp, yerine Emrah Başsan'ı alarak, tüm riskleri de almaya başladı ve "Ben bu maçı ya kazanacağım ya kazanacağım" dedi...
Edouk ile iki kez gole yaklaştık ve "gol artık geliyor" derken, Kone'nin çıkarken kaptırdığı topta Manu'yu durdumadık...
"Eyvah, maç gitti" diye iç geçirirken, Hamza Hoca bir hamle daha yapıp, Kone-İbrahim Akdağ değişikliğine gitti...
İyi ki de gitti...
İbrahim Akdağ'ın hırsı, Emrah Başsan'ın kalitesini sahaya yansıtmaya başlaması, Sunu'nun sezon başından bu yana en etkili oyununu oynaması, Edouk'un iştahı, İbrahim'in girişiyle rahatlayan Taylan'ın etkinliği, Hakan Arslan ve Tolga'nın hücuma katkıları ile Erzurum hem maça hem de lige geri döndü...
İlk golde, İbrahim Akdağ'ın başlattığı atağı, neredeyse 80 metrelik bir depar atarak, golle sonuçlandırması, oyuncuların bu maçı kazanmayı ne kadar istediklerinin de bir göstergesiydi...
Bu golde, Edouk, Sunu ve Emrah'ın inanılmaz gayretini de unutmamak gerekiyor...
Beraberlik golünden sadece 4 dakika sonra ikinci gölü bulduk...
Sezon başından beri, "Çok top tutuyor, egoist davranıyor" diye eleştirdiğimiz Emrah Başsan, kendisine yakışanı yaparak, hızlı düşünüp, hızlı oynadı ve Sunu'ya muz orta diyeceğimiz bir top gönderdi ve skoru 2-1'e taşıdı...
Maçın kalan bölümü müthiş bir heyecana sahne oldu...
Akhisar tüm riskleri alıp, gol ararken, Erzurumspor ise haftalardır kazanamamanın verdiği stresin sonucu olarak geri çekildi, kalesini savundu...
Bitiş düdüğüyle birlikte de müthiş bir sevinç ve coşku yaşandı...
Emrah Başsan başta olmaz üzere bazı oyuncuların gözyaşlarını tutamaması da "inancın" dışa vurumuydu...
Dolayısıyla dün bir kez daha "inananlar kazandı"
Taraftarda, camiada olan bu inancın yeniden oyunculara da sirayet ettiğini görmek, inancımızı daha da artırdı...
Kalan 6 maça artık çok ama çok daha umutla bakıyoruz...
Çünkü biliyoruz ki, asla ve kata inananlar kaybetmez, kaybetmeyecek...
